Ben size amcamın hikayesinden bahsetmek istiyorum.
Amcam, çocukluğumda tanıdığım en eğlenceli ve güçlü insanlardan biriydi. Bana ve kardeşime nasıl oyun oynanacağını öğretti, evinde her zaman şeker saklardı, çok zekiydi. Küçükken onun zekasına hayran kalırdım.
Annem, üzerimizi kirletmemize kızardı, ancak amcam, banyo yapmadan önce çamurla oynamamız için annemden izin almıştı.
Felç geçirdi ve iyileşip işine geri dönmek için mücadele etti. Aynı hareket özgürlüğüne geri dönmek onun için zordu. İntihar için yaygın uyarı işaretlerinden biri olan başkalarına yük olduğu yönündeki (yanlış) hissi, onu yendi. Bizi 2010 yılında terk etti.
Onun gidişinden sonra eşi ve çocukları çok fazla suçluluk hissetti. Aslında ellerinden gelen her şeyi yapmışlardı, ona çok güzel bakmışlardı, ama sanırım bu duygu kaçınılmaz bir durumdu. Amcamın zannettiği gibi yokluğu varlığından iyi olmadı, tam aksine yokluğu çok acıtıyordu, ve ömrümüz boyunca bu böyle olacaktı.
Bu benim ruh sağlığıyla ilgili ve özellikle de birini intihar sonucu kaybetmekle ilgili ilk gerçek deneyimimdi. Lise bire gidiyordum. Sonrasında okula gitmek ve başkalarıyla görüşmek benim için zor oldu. Arkadaşlarıma olanları anlatmış olsam da, yas tutma sürecinde kendimi hala yalnız hissediyordum. Çünkü bazı insanların intihar ve akıl sağlığıyla ilişkilendirdiği utanç duygusu konuyu tabu gibi hissettiriyordu.
Benim bu süreci atlatmam zaman aldı, destek almam. Bunlar benim için zayıflık anlamına geliyordu. Yada amcamın düşünce tarzıyla örtüşen şekilde söyleyecek olursam, başkasına yük olmak anlamına geliyordu.
O zamanlar güçlü olmanın sessizce acı çekmek anlamına geldiği izlenimine kapılmıştım. Şimdi durumun böyle olmadığını biliyorum.
Lisenin sonraki birkaç yılında, en yakın arkadaşlarımdan biri ruh sağlığı problemleri ile mücadele etti.
Bana gerçek gücün, duygularımızı paylaşmaktan ve (yapamayacağımızı düşündüğümüzde bile) devam etmemize yardımcı olmak için, başkalarının desteğini kabul etmekten geçtiğini öğreten oydu.
Arkadaşlık savunmasızlığa izin verir ve başkalarından güç almak, onlara yük olduğunuz anlamına gelmez. Bugün, hala bazen, ruh sağlığı sorunlarıyla mücadele ediyor, tıpkı birinin düzenli olarak dikkat etmesi gereken bir fiziksel sağlık sorunu olması gibi. Ama destek alabileceği çevresi var ve ilerlemeye devam ediyor.
Onun mutluluğu bulduğunu görmek beni çok sevindiriyor. Evliliğini kutlamasını ve her zaman istediği aileye sahip olmasını izlemek, kim olduğu konusunda rahat olmak. Hâlâ burada olduğu için çok mutluyum.
Bu deneyimlerin beni nasıl etkilediğini gerçekten paylaşmam yıllar aldı. Neyse ki ruh sağlığıyla ilgili konuşmalar değişmeye başladı, damgalama yavaş yavaş azalıyor.
Size şunu söylemek istiyorum: umut her zaman var, iyileşmek mümkün. Bunu başarabilirsiniz.