İyileşme sürecinde birey, travmatik olayı tamamen yok saymak, anılardan silmeye çalışmak ya da travmanın getirdikleriyle mücadele etmek yerine yaşadığı travması ile uzlaşır.
‘Bu yaşadıklarım hiçbir zaman bitmeyecek.’, ‘Başıma gelenler benim suçum, bunların hepsini hak ettim’ gibi eski, yıkıcı inançlarının yasını tuttuktan sonra birey, yeni bir gelecek yaratma, kendi özüyle yeniden bağ kurma sorumluluğuyla yüz yüze gelir.
Fiziksel veya cinsel istismar geçmişi olan bireyler, sıklıkla bedenine küsme, vücut bütünlüğünü önemsememe gibi, fiziksel bakımını bilinçdışında arka plana atan davranışlar sergiler. Yine istismar vakaları sonucunda travmatize olan birey, yakın ilişkilere karşı güvensizlik ve bir daha hiçbir şeyin güzel olmayacağı gibi karamsar düşüncelere kapılabilir.
Bunun yanı sıra, travmanın bir başka sonucu olarak görülen, maddi ihtiyaçlara yönelik duyarsızlaşma, bireyi gerçek hayattan koparır. Fatura ödemek, düzenli olarak işe/okula gitmek ya da gündelik hayat için koşuşturmak birey için anlamsız hale gelebilir.
Bu iyileşme süreci, uzun ve zahmetli gözükse de, ihtiyaçlarını anlayıp bunlara yönelik daha aktif rol almaya başlayan birey, yeni oluşturulmuş güven temelinde güçlenmeye ve yeniden bağ kurmaya hazır hale gelir. Travma sonucu oluşan, tüm insanların tehlikeli olduğu ya da sürekli zarar göreceği düşüncesinden sıyrılır ve güvenebileceği insanların da olduğunu fark ederek dış dünyaya kapılarını açar.
Travmatik olayın onu getirdiği hali iyice anlayan birey, artık travma sonucu ortaya çıkan halinin asıl benliği olmadığını fark ederek travmadan ayrışır. Birey ‘travmatik kişi’ den ibaret değildir. Yaşadığı olay onun bütünü, kişiliği değil; sadece bir parçasıdır.
Travmatik olay öncesindeki hali, travmatik deneyim sürecindeki hali ve iyileşme dönemindeki halinin birleşmesi ve bütünleşmesi sonucu birey yeni bir kendilik kazanır.
İyileşmek, travmayı yok saymadan, onunla yeni bir bütün olmayı, bireyin özüne kazandırdığı yeni bir parçayı kapsar. Yaşadığı acı olaydan sonraki ilk zamanlarda, kişinin hayal dünyasına travmanın tekrarları hükmetse de iyileşmenin son evresinde, artık, birey umut edebilme ve hayallerini yeniden gözden geçirme kapasitesine sahip olur.
PSİKOLOJİK DANIŞMAN BEYZA YILMAZ